İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

 
İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

\nBu nedenle Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri krizi de en üst seviyeye çıktı. \nAslında Gazze'den gelen raporlar İsrail'in 26 Ocak'tan sonra dahi şiddeti her geçen gün artırdığını, sivilleri bombalamayı sürdürdüğünü ve insani yardımların birçoğunun girişini de engellediğini gösteriyor. Buna göre İsrail, UAD kararlarının ardından Gazze'ye insani yardım için girebilen tır sayısını yüzde 40 azalttı. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'in Gazze sakinlerine yönelik öldürme, saldırı ve yıkımla ilgili her türlü eylemden kaçınması ve soykırımı önlemek için tüm tedbirleri almasına hükmetti. \nAncak beklenen yeni kara saldırısı, Gazze Şeridi'nde yeni trajedilerin yaşanacağına ilişkin endişelere neden oluyor. \nYeterli konut olmaması nedeniyle bu Filistinlilerin büyük çoğunluğu derme çatma çadırlardan oluşan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. \nİsrail'in 7 Ekim'de başlattığı saldırı öncesi ablukaya rağmen Gazze'ye giren günlük yardım tırı ortalaması 500 civarındaydı. UAD’nin sivillere insani yardım ulaştırılması yönündeki açık hükmüne rağmen 26 Ocak’tan sonra Gazze Şeridi’ne giren yardım tırlarının sayısının azalması dikkat çekiyor. ","articleSection":"Dünya","articleBody":"Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nYerinden edilenlerin büyük bir kısmı Gazze Şeridi'nin güneyinde Mısır sınırında yer alan Refah kentine sığındı. \nRefah, aylardır İsrail güçlerinin hava saldırılarına maruz kalıyor. Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edildi. seviye, 939 bin kişi de \"acil durum\" olarak bilinen 4. . \nİsrail'in 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlaliyle ilgili olarak UAD, Tel Aviv yönetiminin Gazze'de Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu insani yardımların acilen sağlamasını istedi. \nBu noktalardan insani yardımlar dahil İsrail'in izni olmadan geçişlere müsaade edilmiyor. BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor. \n26 Ocak'tan sonraki 11 güne ilişkin verilere bakıldığında ise izin verilen yardım tırı sayısının günlük yalnızca 93 olduğu görülüyor. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 5 Şubat'taki açıklamasında Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) ocak ayında Gazze'nin kuzeyi için planladığı yardım operasyonlarının 61'inden sadece 10'unu gerçekleştirebildiğini bildirdi. \nUAD kararının alındığı 26 Ocak'tan önceki iki hafta boyunca Gazze'ye ortalama günde 156 yardım tırı girdi. \nGazze Şeridi'ndeki hastanelerin birçoğunu bombalayan, işgal eden ve işlevsiz hale getiren İsrail bu eylemleri nedeniyle soykırım ve savaş suçlarıyla suçlanmasına rağmen UAD'nin kararından sonra da Gazze'deki Nasır Hastanesi dahil olmak üzere çok sayıda sağlık merkezini vurdu. \nHem Başbakan Binyamin Netanyahu hem Savunma Bakanı Yoav Gallant, geçen hafta Refah'a kara saldırısı niyetlerini açıktan duyurdu. \nSözcü, hastane ve sağlık tesislerine yardım misyonlarının da İsrail güçleri tarafından çoğunlukla engellendiğini vurguladı. Tel Aviv yönetimine bağlı güçler, UAD'nin tedbir kararları almasından bu yana Gazze Şeridi'nde yalnızca 13 gün içinde 1625 Filistinliyi öldürdü, en az 2 bin 660’ını da yaraladı. Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nBM'ye göre Gazze'de 378 bin kişi \"felaket\" olarak adlandırılan 5. Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail ordusu, bölgeyi üçe bölmüş durumda. \nUAD, bunun mümkün kılınması için İsrail'in acil ve etkili önlemler almasına hükmetti. \nİsrail saldırılarından önce yaklaşık 280 bin kişinin ikamet ettiği Refah'ın nüfusu bugün itibarıyla 4 kattan fazla artarak 1,2 milyonu aşmış durumda. İsrail'in saldırılarını yerinden edilen 2 milyon Filistinlinin yarısından fazlasının sığındığı ve Tel Aviv'in \"güvenli alan\" ilan ettiği güneydeki Refah kentine doğru genişlettiği görülüyor. seviye açlıkla karşı karşıya. \nİsrail, izni olmadan geçirilmek istenen her şeyi vurmakla tehdit ederken söz konusu izni alan BM'ye ait yardım ajansı UNRWA'ya ait Gazze Şeridi’nin kuzeyine gitmeyi bekleyen yardım konvoyuna dahi 5 Şubat'ta denizden ateş açtı. \nBölünen yerlerde İsrail ordusunun kontrol noktaları bulunuyor. BM'nin en yüksek yargı organı UAD'nin hükümlerine rağmen Tel Aviv yönetimi, şu ana kadar kararlara uyduğunu gösteren herhangi bir adım atmadı. \nİsrail yönetimi ise Refah'a kara saldırıları başlatacağının sinyalini veriyor.

İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

Tel Aviv yönetimine bağlı güçler, UAD'nin tedbir kararları almasından bu yana Gazze Şeridi'nde yalnızca 13 gün içinde 1625 Filistinliyi öldürdü, en az 2 bin 660’ını da yaraladı. \nİsrail saldırılarından önce yaklaşık 280 bin kişinin ikamet ettiği Refah'ın nüfusu bugün itibarıyla 4 kattan fazla artarak 1,2 milyonu aşmış durumda. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 5 Şubat'taki açıklamasında Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) ocak ayında Gazze'nin kuzeyi için planladığı yardım operasyonlarının 61'inden sadece 10'unu gerçekleştirebildiğini bildirdi. UAD’nin sivillere insani yardım ulaştırılması yönündeki açık hükmüne rağmen 26 Ocak’tan sonra Gazze Şeridi’ne giren yardım tırlarının sayısının azalması dikkat çekiyor. \nBu nedenle Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri krizi de en üst seviyeye çıktı. \nBölünen yerlerde İsrail ordusunun kontrol noktaları bulunuyor. \nAncak beklenen yeni kara saldırısı, Gazze Şeridi'nde yeni trajedilerin yaşanacağına ilişkin endişelere neden oluyor. \nYeterli konut olmaması nedeniyle bu Filistinlilerin büyük çoğunluğu derme çatma çadırlardan oluşan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. \nUAD kararının alındığı 26 Ocak'tan önceki iki hafta boyunca Gazze'ye ortalama günde 156 yardım tırı girdi. \n26 Ocak'tan sonraki 11 güne ilişkin verilere bakıldığında ise izin verilen yardım tırı sayısının günlük yalnızca 93 olduğu görülüyor. ","articleSection":"Dünya","articleBody":"Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nİsrail, izni olmadan geçirilmek istenen her şeyi vurmakla tehdit ederken söz konusu izni alan BM'ye ait yardım ajansı UNRWA'ya ait Gazze Şeridi’nin kuzeyine gitmeyi bekleyen yardım konvoyuna dahi 5 Şubat'ta denizden ateş açtı. seviye, 939 bin kişi de \"acil durum\" olarak bilinen 4. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail ordusu, bölgeyi üçe bölmüş durumda. \nAslında Gazze'den gelen raporlar İsrail'in 26 Ocak'tan sonra dahi şiddeti her geçen gün artırdığını, sivilleri bombalamayı sürdürdüğünü ve insani yardımların birçoğunun girişini de engellediğini gösteriyor. İsrail'in saldırılarını yerinden edilen 2 milyon Filistinlinin yarısından fazlasının sığındığı ve Tel Aviv'in \"güvenli alan\" ilan ettiği güneydeki Refah kentine doğru genişlettiği görülüyor. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. \nBu noktalardan insani yardımlar dahil İsrail'in izni olmadan geçişlere müsaade edilmiyor. \nBM'ye göre Gazze'de 378 bin kişi \"felaket\" olarak adlandırılan 5. \nUAD, bunun mümkün kılınması için İsrail'in acil ve etkili önlemler almasına hükmetti. \nGazze Şeridi'ndeki hastanelerin birçoğunu bombalayan, işgal eden ve işlevsiz hale getiren İsrail bu eylemleri nedeniyle soykırım ve savaş suçlarıyla suçlanmasına rağmen UAD'nin kararından sonra da Gazze'deki Nasır Hastanesi dahil olmak üzere çok sayıda sağlık merkezini vurdu. \nYerinden edilenlerin büyük bir kısmı Gazze Şeridi'nin güneyinde Mısır sınırında yer alan Refah kentine sığındı. . \nRefah, aylardır İsrail güçlerinin hava saldırılarına maruz kalıyor. \nİsrail'in 7 Ekim'de başlattığı saldırı öncesi ablukaya rağmen Gazze'ye giren günlük yardım tırı ortalaması 500 civarındaydı. \nHem Başbakan Binyamin Netanyahu hem Savunma Bakanı Yoav Gallant, geçen hafta Refah'a kara saldırısı niyetlerini açıktan duyurdu. \nİsrail yönetimi ise Refah'a kara saldırıları başlatacağının sinyalini veriyor. Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. seviye açlıkla karşı karşıya. BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'in Gazze sakinlerine yönelik öldürme, saldırı ve yıkımla ilgili her türlü eylemden kaçınması ve soykırımı önlemek için tüm tedbirleri almasına hükmetti. Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edildi. Buna göre İsrail, UAD kararlarının ardından Gazze'ye insani yardım için girebilen tır sayısını yüzde 40 azalttı. \nSözcü, hastane ve sağlık tesislerine yardım misyonlarının da İsrail güçleri tarafından çoğunlukla engellendiğini vurguladı. \nİsrail'in 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlaliyle ilgili olarak UAD, Tel Aviv yönetiminin Gazze'de Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu insani yardımların acilen sağlamasını istedi. BM'nin en yüksek yargı organı UAD'nin hükümlerine rağmen Tel Aviv yönetimi, şu ana kadar kararlara uyduğunu gösteren herhangi bir adım atmadı.