İsmet Paşa, neden Cumhuriyet’in Orhan Gazi’sidir?

 
İsmet Paşa, neden Cumhuriyet’in Orhan Gazi’sidir? İsmet Paşa, neden Cumhuriyet’in Orhan Gazi’sidir?

İsmet Paşa’ya hayran olan bu adam, Mısrî Dergâhı’nın son postnişini Mehmed Şemseddin Ulusoy’un (1867-1936) torunu Mecdi Ulusoy’dan başkası değildi. Merak bu ya, ben de dâhil oldum içeri. . Hoş bulduktan sonra adamın masasının önündeki sandalyeye oturdum. Kentin geçirdiği dönüşümden sitemli bir tonda bahseden fötr şapkalı adamın cümlelerinin bitiminde, içlerinden görece daha yaşlı olanı bana hitaben, “Hoş geldin. O sırada dükkânların birinde yüksek sesle konuşanları gördüm. O sırada benim gözüm beni buyur eden adamın masasının üstünde bulunan İsmet İnönü fotoğrafına takıldı. Bunu gören amca, “İsmet Paşa, çok büyük adamdı çok. İki ahbap deminki münakaşayı sürdürüyorlardı kesik kesik. Biz gençliğimizde ona hayrandık. Tarihî Türkiye’nin peşindeyim…”Şehir tarihine meraklı bir gençken eski Bursa’yı dolaşıyordum. Yolum tesadüfen Irgandı Köprüsü’ne de düştü. Sohbet, muhabbet biraz daha devam etti, akşam olmak üzereydi ki mecliste bulunanlar yavaşça toparlanıp gitmeye hazırlanıyordu, devamında herkes evlerine yollandı. ” dedi. Tanpınar, dünü, bugünü ve yarını şu zaviyeden seyreder: “Ben Orhan Gazi’nin mübarek eliyle kurduğu bu terkibin devam etmesini, yıkılmamasını istiyorum. ” minvalinde konuştu.

İsmet Paşa, neden Cumhuriyet’in Orhan Gazi’sidir?

Sohbet, muhabbet biraz daha devam etti, akşam olmak üzereydi ki mecliste bulunanlar yavaşça toparlanıp gitmeye hazırlanıyordu, devamında herkes evlerine yollandı. ” minvalinde konuştu. Tanpınar, dünü, bugünü ve yarını şu zaviyeden seyreder: “Ben Orhan Gazi’nin mübarek eliyle kurduğu bu terkibin devam etmesini, yıkılmamasını istiyorum. ” dedi. İki ahbap deminki münakaşayı sürdürüyorlardı kesik kesik. Bunu gören amca, “İsmet Paşa, çok büyük adamdı çok. . Tarihî Türkiye’nin peşindeyim…”Şehir tarihine meraklı bir gençken eski Bursa’yı dolaşıyordum. O sırada benim gözüm beni buyur eden adamın masasının üstünde bulunan İsmet İnönü fotoğrafına takıldı. Yolum tesadüfen Irgandı Köprüsü’ne de düştü. Biz gençliğimizde ona hayrandık. İsmet Paşa’ya hayran olan bu adam, Mısrî Dergâhı’nın son postnişini Mehmed Şemseddin Ulusoy’un (1867-1936) torunu Mecdi Ulusoy’dan başkası değildi. O sırada dükkânların birinde yüksek sesle konuşanları gördüm. Kentin geçirdiği dönüşümden sitemli bir tonda bahseden fötr şapkalı adamın cümlelerinin bitiminde, içlerinden görece daha yaşlı olanı bana hitaben, “Hoş geldin. Hoş bulduktan sonra adamın masasının önündeki sandalyeye oturdum. Merak bu ya, ben de dâhil oldum içeri.