Türkiye siyaseti Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte seçim ittifaklarıyla yasal olarak tanıştı. . Türkiye’de ise 1960-1980 döneminde ittifaklar olmasa bile, 1977 seçimlerinde bazı MHP’liler AP listesinden aday gösterilmişler, 1983 seçimlerinden 2018’e dek 13 ittifak gerçekleşirken, bugüne dek partiler arasında 20’nin üzerinde ittifak yapılmıştır. Seçim ittifakları dünyanın farklı ülkelerinde yaygın biçimde uygulanmaktadır. Nitekim, 1946-2002 yılları arasında yapılan seçimlerde 19 Batı Avrupa ülkesinde 186, 1990-2012 yılları arasında 11 post-komünist ülkede 117 seçim ittifakı yapılmıştır. Parlamenter sistem deneyimimizde 1950’den 1960’a sadece bir seçim ittifakı gerçekleşirken, 1957 sonrası yasal temeli olmamakla birlikte, yerel ve genel seçimlerde fiili olarak uygulanan seçim ittifakları (pre-electoral coalition) siyaset bilimi literatüründe seçimlerden önce birden çok partinin seçim stratejilerini koordine etmeye karar vermesi şeklinde tanımlanmakta olup[1], ittifakların temel amacı, partilerin ittifaklarda biraraya gelmesiyle oluşacak oy artışının sandalye maksimizasyonu sağlaması, böylece seçimlere tek başına katılmaya kıyasla, elde edilecek vekillik, başkanlık, meclis üyeliği sayısında artış gerçekleşmesidir. Son seçimlerdeki İttifakı seçmenlere hata olarak takdim etmek yerine, “Milletiyle beraber, İlelebet Muzafffer” sloganın ancak yerel seçimlerdeki işbirliğiyle adım adım hayata geçirilme potansiyeli olduğu 14 Mayıs seçim sonuçları veri alınarak üretilen senaryolarda dahi görülebilir. Dolayısıyla, dolaylı yoldan ortak aday listesi hazırlama temelli işleyen bir ittifak sistemi mevcuttu[2]. Yine, 2018’e dek yapılan ittifaklarda küçük partiler seçime katılmayıp, adaylarını ‘çatı parti’ listesinden göstermişlerdir.
Yine, 2018’e dek yapılan ittifaklarda küçük partiler seçime katılmayıp, adaylarını ‘çatı parti’ listesinden göstermişlerdir. Dolayısıyla, dolaylı yoldan ortak aday listesi hazırlama temelli işleyen bir ittifak sistemi mevcuttu[2]. Son seçimlerdeki İttifakı seçmenlere hata olarak takdim etmek yerine, “Milletiyle beraber, İlelebet Muzafffer” sloganın ancak yerel seçimlerdeki işbirliğiyle adım adım hayata geçirilme potansiyeli olduğu 14 Mayıs seçim sonuçları veri alınarak üretilen senaryolarda dahi görülebilir. Türkiye siyaseti Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte seçim ittifaklarıyla yasal olarak tanıştı. Türkiye’de ise 1960-1980 döneminde ittifaklar olmasa bile, 1977 seçimlerinde bazı MHP’liler AP listesinden aday gösterilmişler, 1983 seçimlerinden 2018’e dek 13 ittifak gerçekleşirken, bugüne dek partiler arasında 20’nin üzerinde ittifak yapılmıştır. Seçim ittifakları dünyanın farklı ülkelerinde yaygın biçimde uygulanmaktadır. Parlamenter sistem deneyimimizde 1950’den 1960’a sadece bir seçim ittifakı gerçekleşirken, 1957 sonrası yasal temeli olmamakla birlikte, yerel ve genel seçimlerde fiili olarak uygulanan seçim ittifakları (pre-electoral coalition) siyaset bilimi literatüründe seçimlerden önce birden çok partinin seçim stratejilerini koordine etmeye karar vermesi şeklinde tanımlanmakta olup[1], ittifakların temel amacı, partilerin ittifaklarda biraraya gelmesiyle oluşacak oy artışının sandalye maksimizasyonu sağlaması, böylece seçimlere tek başına katılmaya kıyasla, elde edilecek vekillik, başkanlık, meclis üyeliği sayısında artış gerçekleşmesidir. Nitekim, 1946-2002 yılları arasında yapılan seçimlerde 19 Batı Avrupa ülkesinde 186, 1990-2012 yılları arasında 11 post-komünist ülkede 117 seçim ittifakı yapılmıştır. .