Kapıdan girdiğimde her zaman oturduğu yerde göremedim Hafise ablayı. Sahafta olduğu zamanlar kapının önünde sohbet ederken görürdük kendisini çoğunlukla. Herkes yazamazdı ve yazmamalıydı da zaten. Onun için sıradan bir şey değildi yazı yazmak. Bazen, yakın dönemde yazılmış eski bir devrimcinin anılarını okuduğunda çok kızgın olurdu. Birkaç adım atıp içeri doğru girdiğimde, hafif loş ışık altında yüzüne vuran bilgisayarın ışığında oturan Osman abiyi gördüm onun eski püskü koltuğunda. Yaşamak ayrı şeydi onun için, yazmak apayrı. Aslında o sahafta sürekli oturmaz, çoğunlukla Hafise ablanın yokluğunda gelirdi buraya. .
Sahafta olduğu zamanlar kapının önünde sohbet ederken görürdük kendisini çoğunlukla. Onun için sıradan bir şey değildi yazı yazmak. Kapıdan girdiğimde her zaman oturduğu yerde göremedim Hafise ablayı. Herkes yazamazdı ve yazmamalıydı da zaten. Aslında o sahafta sürekli oturmaz, çoğunlukla Hafise ablanın yokluğunda gelirdi buraya. Yaşamak ayrı şeydi onun için, yazmak apayrı. . Birkaç adım atıp içeri doğru girdiğimde, hafif loş ışık altında yüzüne vuran bilgisayarın ışığında oturan Osman abiyi gördüm onun eski püskü koltuğunda. Bazen, yakın dönemde yazılmış eski bir devrimcinin anılarını okuduğunda çok kızgın olurdu.