CHP’li Özel: “CHP’de bir şeyler değişiyor” dedirtecek bir hareket ile yürümemiz lazım

 
CHP’li Özel: “CHP’de bir şeyler değişiyor” dedirtecek bir hareket ile yürümemiz lazım CHP’li Özel: “CHP’de bir şeyler değişiyor” dedirtecek bir hareket ile yürümemiz lazım

Nezaketle ve net şekilde ayrıştık” ifadesini kullandı. Bir duygusal kopuş, yerel seçimlerde inanılmaz bir felaketi tetikleyeceği gibi, Türkiye’nin rejimi açısından da kaya gibi duran o yüzde 25’i dağıttığınızda bir daha toplamak da mümkün olmaz. Bu salondaki üyelerimizin, delegelerimizin, o günü, o geceyi, uykusuz geceleri benim gibi ıstırap içinde geçirdiklerinden şüphem yok. Hepimiz, bu kadar önem atfettiğimiz seçimin sonuna böyle kavuşmakta büyük sorumluluk hissettik. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Adayı Özgür Özel, Düzce İl Kongresinde yaptığı konuşmada, “Örgütü merkezine almayan her şeyi reddediyorum. Toplumda daha önce görmediğim bir şey görüyorum. Bir duygusal kopuş görüyorum. Partiden kopan, bırakın partiden kopmayı siyasetten kopan bir duygusal kopuş var. Kimseyi kırmadan, üzmeden, hem genel başkana vefasızlık etmeden, hem partide kaybedecek bir kişi bile olduğunu düşünmeden bir şeyler yapmamız gerekiyor. Bu partiye bir kez daha seçim yenilgisi yaşattıramayız, hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Özel, şunları kaydetti:. Yukarıda karar süreçlerinin danışmanlarla yürütüldüğü, bizlerde olmayan aklın sağdan, daha sağdan danışmanlarla getirildiği, bizlerde layık görülemeyen kadroların sağdan kadrolarla doldurulduğu, baş üstünde bir yüzde 25’lik cam tavana ikna olmuş mahcup ve mahkum bir siyaseti reddediyorum. Bu, hepimizin omzunu yerine bastırırken birilerinin iştahını kabartıyor. Seçim sonrası kolumu kaldıracak takatim yoktu. Bizim o yüzde 25’i artırmakla meşgul olmamız lazım. Dünyadaki bütün otoriter popülist liderler, muhalefetin yılmasından, muhaliflerin umudunu kaybetmesinden, sandığa küsmesinden beslenir. Özel, Düzce İl Kongresinde yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin gelmiş geçmiş en önemli seçimi olarak gördüğümüz, inandığımız, sizleri inandırdığımız ve birlikte emek verdiğimiz bir seçim sonrasında buradayım. Bunu yetkili kurullarımızda konuştum. Partide bazı arkadaşlarımız, bir yenilgi olmadığını, sadece kazanamadığımızı, kaybetmediğimizi, sonucun o kadar da kötü olmadığını, hiçbir şey olmamış gibi devam etmemiz gerektiğini söylediler. 14 ve 28 Mayıs akşamları, bir büyük üzüntüyü hep birlikte yaşadık. Dünya kadar saldırı var, laiklik tehdit altında. Bir özeleştiri ve partinin ikinci yüzyılda, birinci yüzyılda olduğu gibi yeni kurucu kadrolarla, gençlerle ve topluma CHP’de bir şeyler değiştiriyor dedirtecek bir hareketle yürümemiz lazım. Bunu Manisa’da, Çankaya’da, Manavgat’ta, Trabzon’da, Ardahan’da, Konya’da, Edirne’de görüyorum. Başta laiklik altı oku canı gibi savunan bir partiye ihtiyacımız var” ifadesini kullandı. O diktatörün oy vereni yine sandığa gider aynı gücüyle, bu taraf yarıya düşünce, oyunu artırarak seçilir.

CHP’li Özel: “CHP’de bir şeyler değişiyor” dedirtecek bir hareket ile yürümemiz lazım

Bizim o yüzde 25’i artırmakla meşgul olmamız lazım. Bunu Manisa’da, Çankaya’da, Manavgat’ta, Trabzon’da, Ardahan’da, Konya’da, Edirne’de görüyorum. Seçim sonrası kolumu kaldıracak takatim yoktu. Bu partiye bir kez daha seçim yenilgisi yaşattıramayız, hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. Dünya kadar saldırı var, laiklik tehdit altında. Dünyadaki bütün otoriter popülist liderler, muhalefetin yılmasından, muhaliflerin umudunu kaybetmesinden, sandığa küsmesinden beslenir. Partide bazı arkadaşlarımız, bir yenilgi olmadığını, sadece kazanamadığımızı, kaybetmediğimizi, sonucun o kadar da kötü olmadığını, hiçbir şey olmamış gibi devam etmemiz gerektiğini söylediler. Bir duygusal kopuş, yerel seçimlerde inanılmaz bir felaketi tetikleyeceği gibi, Türkiye’nin rejimi açısından da kaya gibi duran o yüzde 25’i dağıttığınızda bir daha toplamak da mümkün olmaz. Bir özeleştiri ve partinin ikinci yüzyılda, birinci yüzyılda olduğu gibi yeni kurucu kadrolarla, gençlerle ve topluma CHP’de bir şeyler değiştiriyor dedirtecek bir hareketle yürümemiz lazım. 14 ve 28 Mayıs akşamları, bir büyük üzüntüyü hep birlikte yaşadık. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Adayı Özgür Özel, Düzce İl Kongresinde yaptığı konuşmada, “Örgütü merkezine almayan her şeyi reddediyorum. Bu, hepimizin omzunu yerine bastırırken birilerinin iştahını kabartıyor. Hepimiz, bu kadar önem atfettiğimiz seçimin sonuna böyle kavuşmakta büyük sorumluluk hissettik. Özel, Düzce İl Kongresinde yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin gelmiş geçmiş en önemli seçimi olarak gördüğümüz, inandığımız, sizleri inandırdığımız ve birlikte emek verdiğimiz bir seçim sonrasında buradayım. O diktatörün oy vereni yine sandığa gider aynı gücüyle, bu taraf yarıya düşünce, oyunu artırarak seçilir. Bunu yetkili kurullarımızda konuştum. Başta laiklik altı oku canı gibi savunan bir partiye ihtiyacımız var” ifadesini kullandı. Bir duygusal kopuş görüyorum. Yukarıda karar süreçlerinin danışmanlarla yürütüldüğü, bizlerde olmayan aklın sağdan, daha sağdan danışmanlarla getirildiği, bizlerde layık görülemeyen kadroların sağdan kadrolarla doldurulduğu, baş üstünde bir yüzde 25’lik cam tavana ikna olmuş mahcup ve mahkum bir siyaseti reddediyorum. Kimseyi kırmadan, üzmeden, hem genel başkana vefasızlık etmeden, hem partide kaybedecek bir kişi bile olduğunu düşünmeden bir şeyler yapmamız gerekiyor. Bu salondaki üyelerimizin, delegelerimizin, o günü, o geceyi, uykusuz geceleri benim gibi ıstırap içinde geçirdiklerinden şüphem yok. Özel, şunları kaydetti:. Nezaketle ve net şekilde ayrıştık” ifadesini kullandı. Partiden kopan, bırakın partiden kopmayı siyasetten kopan bir duygusal kopuş var. Toplumda daha önce görmediğim bir şey görüyorum.