‘BARINACAK BİNA YOK’Gezilen tüm iller arasında en büyük yıkım ise Hatay’da. Adıyaman Tabip Odası’ndan edinilen bilgiye göre ilçede toz nedeniyle astım ve koah rahatsızlıkları da artmış durumda. Ev içi şiddetin arttığı, aile içi huzurun bozulduğu en çok duyduğumuz sorunlardan oldu. Hava sisli, yerler çamur içinde. ”İldeki en büyük salgın: Psikolojik yıkım. Depremin ardından bir yıl geçmesine rağmen kentte barınabilecek neredeyse tek bir bina yok. ‘BAĞIRA BAĞIRA ÖLDÜLER’Yurttaşlarla konuştuğumuzda tek bir ortak feryat var: “Devlet, depremin ilk 3 günü burada yoktu. . Gölbaşı’nda da en büyük sorun “asbest” olarak karşımıza çıkıyor. Yakınlarımız bağıra bağıra öldüler. Elektrikler çok sık kesildiğinden şehir karanlığa boğulmuş durumda. Kentte sık sık elektrik ve su kesintilerinin olduğunu ve tuvalet probleminin yaşandığı bilgisini alıyoruz. Gözlerdeki çaresizlik, derinden etkiledi. Kendi imkânlarımızla kurtarmamıza dahi izin vermediler. Solunum yolu hastalıkları arttı. Tabip odası başkanına buradaki konteynerleri neden su basmadığını sorduğumuzda ise “İnşaat mühendisleri ve jeoloji mühendisleriyle görüş alışverişi yapılarak bilimsel kurallara uygun olarak yapıldığı” yanıtıyla karşılaşıyoruz. Alınmayan önlemler nedeniyle asbest bölgedeki en büyük tehlike halini aldı. ",. Adıyaman Gölbaşı’nda yurttaşların acılarına tanık olduk. Sokaklar ıssız ve sessiz. Diğer konteyner kentlere göre daha sorunsuz olduğu bilgisini alıyoruz. Yurttaşlar, depremin üzerinden 1 yıl geçmesine karşın halen konteyner kentlerde yaşama tutunmaya çalışıyor. ",Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen kentler moloz dağlarıyla doldu. İldeki yurttaşlar, halen tüm sorunları dayanışmayla kendileri çözmek için mücadele ediyor. . 11 ili etkileyen deprem resmi rakamlara göre 50 binin üzerinde canı alırken, onlarca bina enkaza döndü. Hatay’ın girişinde uğradığımız benzinlikte ildeki sorunların ne kadar büyük olduğunu anlıyoruz. Öte yandan kadınların psikolojisi. Depremden sonra ayakta kalan birkaç otel var. Çünkü benzinlikte “suyun bitmesi” nedeniyle tuvaletler kullanılamıyor. Yoğun tozÖte yandan ağır hasarlı binaların yıkımının devam etmesi ilçede yoğun bir toza neden oluyor. Cumhuriyet, Türkiye’yi derinden sarsan felaketin birinci yıldönümünde Türk Tabipleri Birliği (TTB) organizasyonuyla depremlerin ağır yıkıma uğrattığı yerleşim yerlerindeydi. Adıyaman Tabip Odası’nın yapmış olduğu konteyner kenti geziyoruz. İlçede gezerken çeşitli yerlerde yığılmış molozlar dikkat çekiyor.
. Elektrikler çok sık kesildiğinden şehir karanlığa boğulmuş durumda. Yakınlarımız bağıra bağıra öldüler. Cumhuriyet, Türkiye’yi derinden sarsan felaketin birinci yıldönümünde Türk Tabipleri Birliği (TTB) organizasyonuyla depremlerin ağır yıkıma uğrattığı yerleşim yerlerindeydi. ‘BARINACAK BİNA YOK’Gezilen tüm iller arasında en büyük yıkım ise Hatay’da. Depremden sonra ayakta kalan birkaç otel var. Solunum yolu hastalıkları arttı. ",. ”İldeki en büyük salgın: Psikolojik yıkım. Yoğun tozÖte yandan ağır hasarlı binaların yıkımının devam etmesi ilçede yoğun bir toza neden oluyor. Çünkü benzinlikte “suyun bitmesi” nedeniyle tuvaletler kullanılamıyor. Hatay’ın girişinde uğradığımız benzinlikte ildeki sorunların ne kadar büyük olduğunu anlıyoruz. ‘BAĞIRA BAĞIRA ÖLDÜLER’Yurttaşlarla konuştuğumuzda tek bir ortak feryat var: “Devlet, depremin ilk 3 günü burada yoktu. Diğer konteyner kentlere göre daha sorunsuz olduğu bilgisini alıyoruz. Yurttaşlar, depremin üzerinden 1 yıl geçmesine karşın halen konteyner kentlerde yaşama tutunmaya çalışıyor. Ev içi şiddetin arttığı, aile içi huzurun bozulduğu en çok duyduğumuz sorunlardan oldu. Adıyaman Tabip Odası’ndan edinilen bilgiye göre ilçede toz nedeniyle astım ve koah rahatsızlıkları da artmış durumda. Sokaklar ıssız ve sessiz. 11 ili etkileyen deprem resmi rakamlara göre 50 binin üzerinde canı alırken, onlarca bina enkaza döndü. İlçede gezerken çeşitli yerlerde yığılmış molozlar dikkat çekiyor. Gölbaşı’nda da en büyük sorun “asbest” olarak karşımıza çıkıyor. . İldeki yurttaşlar, halen tüm sorunları dayanışmayla kendileri çözmek için mücadele ediyor. Kendi imkânlarımızla kurtarmamıza dahi izin vermediler. Öte yandan kadınların psikolojisi. Kentte sık sık elektrik ve su kesintilerinin olduğunu ve tuvalet probleminin yaşandığı bilgisini alıyoruz. Adıyaman Gölbaşı’nda yurttaşların acılarına tanık olduk. Gözlerdeki çaresizlik, derinden etkiledi. Alınmayan önlemler nedeniyle asbest bölgedeki en büyük tehlike halini aldı. Depremin ardından bir yıl geçmesine rağmen kentte barınabilecek neredeyse tek bir bina yok. Hava sisli, yerler çamur içinde. Adıyaman Tabip Odası’nın yapmış olduğu konteyner kenti geziyoruz. Tabip odası başkanına buradaki konteynerleri neden su basmadığını sorduğumuzda ise “İnşaat mühendisleri ve jeoloji mühendisleriyle görüş alışverişi yapılarak bilimsel kurallara uygun olarak yapıldığı” yanıtıyla karşılaşıyoruz. ",Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen kentler moloz dağlarıyla doldu.